İç Anadolu Bölgesi ve özellikle bozkırın hava şartlarına uygun, coğrafyanın bitki örtüsü ve florasını bilen, nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan “Anadolu arısı”, ıslah çalışmalarıyla çoğaltılıyor.
Tarım ve Orman Bakanlığı Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü (TAGEM), İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ile Kırşehir Arı Yetiştiricileri Birliğince 2019’da başlatılan “Anadolu Arısı Islah Projesi” kapsamında, Kırşehir’deki Kervansaray Dağları ile Boztepe, Çiçekdağı ve Mucur ilçelerinin dağ köylerinde araştırma yapıldı.
Çalışmalarda nesli tükenme tehdidi altındaki yaklaşık 30-35 canlı Anadolu arısı bulundu. Daha sonra İç Anadolu Bölgesi’ndeki illerden de aynı genetik ve ırktaki Anadolu arıları toplanarak projeye dahil edildi.
Proje kapsamında, bağışıklığı ve bölgeye uyumu yüksek seviyede olan Anadolu arısının çoğaltılmasına ve koloni oluşturularak yeni ana arı üretimine aynı yıl başlandı.
İl Tarım ve Orman Müdürü Mustafa İlmeç, AA muhabirine, Anadolu arısında İç Anadolu Bölgesi’nde Kırşehir’in merkez konumunda olduğunu söyledi.
Kentte arıcılığın gelişmesi için Bakanlığın desteklerinin devam ettiğini belirten İlmeç, şöyle konuştu:
“2019’dan bu yana Anadolu arısı ıslahı merkezi konumundaki Kırşehir’de, bu arının sürekliliğinin ıslah edilmesi sağlanıyor. Burada birçok arıcımız bu konuda faaliyet gösteriyor. Anadolu ırkına ait ana arı üretimi yapılıyor. Bu yıl Anadolu arısı ıslahında ana arı üretimi yapan işletmelerimize yaklaşık 400 bin liralık destek vererek onların üretime devam etmesini, bu çeşidi sürdürmesini sağlamış olacağız. 400 bin liralık makine ve ekipman ile ihtiyaç duyacağı üretim materyallerini arıcılarımıza teslim ettik.”
“Bu ırkın daha üstün özelliği ve farkındalığı var”
Kırşehir Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Raşit Umucu ise özel bir ırk olan Anadolu arısının, İç Anadolu’nun, özellikle bozkırın doğa ve iklim şartlarına uygun olduğuna dikkati çekti.
Genetik olarak mevsim sezgileri ile yağmursuzluk ve kuraklığa alışkın bir ırk olduğunu anlatan Umucu, üretim ve ıslah çalışmasının kısa değil uzun vadeli yapıldığını vurguladı.
Umucu, Kırşehir’in dışında tüm Türkiye’ye Anadolu arısı dağıtımı yapılmasının hedeflendiğini ifade ederek şunları kaydetti:
“Islah çalışma istasyonumuzda bu sene 250 ana arı üretimi yaptık. İl Tarım ve Orman Müdürlüğümüzün desteğiyle yüzde 70 hibeyle Kırşehir’deki arıcılarımıza dağıtımını gerçekleştiriyoruz. Arıların en çok sıkıntı çektiği dönem, sonbahar ve ilkbahardır. Sonbahara girer ama ilkbahara çıkamaz. Bal üretimi, hijyeni ve hastalıkla mücadelesinde bu ırkın daha üstün özelliği ve farkındalığı var. Burası bozkır, düzenli bir mevsim akışı olmaz. Burası tamamen endemik bitkilere mahsus bir bölge ve kır çiçeği olan bir alan. Mevsime bağlı olarak gelişen bir bitki florası var. Bu bitki florasına uyum sağlamış, bölgenin baharını ve kışını bilen, sezgilerle bal tüketimini daha dikkatli yapan bu arı ırkı ilkbahara da çıkabiliyor.”
Üreticilerden Hacı Çelik de 20 yıldan fazladır arıcılık yaptığını belirterek, “Anadolu arısı bozkırda tercih edilen bir arıdır. Hatta daha zor, çöle yakın şartlarda bile çalışabilen bir arıdır. Bal verimi, ailesini koruma özelliği, genlerini aktarması yüksektir. İnşallah ilerde Anadolu arısı çok daha iyi noktalara gelecektir.” diye konuştu.
Nurdan Umucu da birçok özelliği bulunan bu arının en çok uzun ömürlü olması, hastalıkla mücadelesi ve verimliliği nedeniyle tercih edildiğine işaret etti.